Meşhur Pembe Panter elması Lugaş kraliyet müzesinden esrarengiz bir şekilde çalınınca, Baş Müfettiş Dreyfus, gönülsüzce de olsa Clouseau'yu göreve çağırmak durumunda kalır. Soygunun ilk akla gelen faili, elbette ki esrarengiz hırsız Phantom ya da asıl adıyla Sör Charles Litton'dan başkası değildir.
Hiç umulmadık bir şekilde Litton'un bu hırsızlık hikayesiyle hiç ilgisi yoktur ancak kendine has yönetemleri olan Clouseau'nun bunu göremeyecek kadar miyop olduğu da açıktır. Suçlamaları bertaraf etmek isteyen karizmatik playboyun kendisi de gerçek suçlunun peşine düşerken, güzel karısı Claudine de sakar dedektifi ayak altından çekmekle görevlendirilecektir.
Alışık olunduğu üzre Clouseau'nun metotları bir yandan izleyeni kahkaha komasına sokarken, talihsiz Baş Müfettiş Dreyfus'u her seferinde deliliğe bir adım daha yaklaştıracaktır.
Edwards ve Sellers, 10 yıldan fazla süredir ara verdikleri Pembe Panter dünyasına geri döndükleri bu film için pişirdikleri çorbaya, başarı için tüm gerekli bileşenleri, gereken dozda katmışlar. Hiç bir zaman eskimeyen bir klasik daha.
Türkçe altyazılı.
Commentaires